GERİ

Ihlamur Ağacı (Linden Tree)

Çiçeklerinden yapılan çayı dışında hiçbir şey bilmediğim, Avrupa ve Amerika’nın orijinal ağacı olan ve binlerce sene yaşayabilen ıhlamur ağacı hakkında bugün epeyce bir şey öğrendim.

Linden adı eski Almanca’dan geliyormuş ve kelime lime kökenliymiş. Hani şu bizim minik yeşil limonlarımız olan Lime. Lime da aslında antik Yunanca’dan gelmeymiş. İngilizler hala “lime tree” diyormuş ıhlamura, bu durumda gerçek lime ağacına ne diyorlar bilmem. Amerika’da ıhlamura Linden de Lime da deniyor ama Amerika’da yetişen türünün adı aslında Basswood. Bass kabukiçi demekmiş, Botanikçi adıyla da bu ağaç Tilia imiş.

Ihlamur ağacı 40 metreye kadar büyüyebilirmiş. Çadır gibi genişlediği, dalları yaprakları da bol olduğundan gölgesi için de yetiştirilirmiş. Asıl sevilmesi ise ilaç olarak kullanılması yüzünden.

Ihlamurun içeriğinde başta flavanoidler olmak üzere bolca anti-oksidan madde var. Antioksidanlar bildiğimiz gibi pek çok şeye iyi geliyor (abartınca iş tersine dönüyorsa da). En başta da nezleye, gribe, öksürüğe iyi geliyor ıhlamur. İçeriğinde sakinleştirici kimyasallar, salgı artırıcı bronş gevşetici kimyasallar da var. O nedenle uyku getiriyor, balgam söktürüyor, çişi artırıyor vb. Ayrıca içerdiği Tanin de kanama durdurucu özelliğe sahip. Yangı ve yara iyileştirici olduğu ve de karaciğer hasarlarına da iyi geldiği anlaşılmış. Mide ve barsak ülserinde odununu yakıp kömürünü içenler bile varmış. Bunca farklı alanda kullanımının bilimsel desteklerini doğrusu bilmiyorum. Örneğin damar sorunları yüzünden kan sulandırıcı ilaç kullanıyorsanız Tanin bu etkiyi bozabilir vb. Ancak zaten hiçbir ilaç kullanmadığım ve bir hastalığım da olmadığı için, grip olunca içtiğim tek ilacın ıhlamur çayı olduğunu belirtmeliyim. Ihlamurun fazla içildiğinde insanı gevşettiği iyi bilinir, beden ve beyin olarak aşırı gevşemenin sakıncalı olduğu durumlarda içilen miktara (doza) dikkat edilmelidir. Aşırı terliyorken sıvı kaybı ile dehidratasyon da yapabilir, eğer abartılırsa. Bu konulara dikkat ederek griple savaşta ıhlamuru başköşeye oturtmanın hiç bir sakıncası yok bence.

Taze ıhlamur yapraklarının salatası da pek güzel oluyormuş ki bu ağacın yapraklarının yenebildiğini de yeni öğrendim. Öyle tazesini bulsam ben de salatasını denerim diye düşünüyorum, hatta belki minik sarmalar bile yaparım, mademki zehirli değilmiş. Ancak bunu da tavsiyemdir saymayın. Siz de benim gibi denemeye niyetlendinizse önce azıcık tadın. Olur ya alerjiniz falan vardır, nedeniniz olmayayım. Yok, siz zaten biliyor ve yiyorsanız da bana da anlatın lütfen de öğreneyim çünkü bu konuda tam bir cahil olduğumun yeni farkına vardım.

Ihlamur balını da daha geçen ay öğrendim zaten. En faydalı baldır diye Rus marketinde satılıyor. Denedim çok güzel gerçekten. Bizde niye yok, var da ben mi bilmiyorum, bilemedim. Ihlamurun akıttığı özsuya karıncalar da bayılırmış. Ağacın altında dolanır yukardan akanları toplarlarmış. O yüzden ıhlamur ağacının altı ve gövdesinin aşağı kısımları karınca kaynarmış. Karıncaların bizden akıllı olduklarını hep düşünmüşümdür zaten. Ihlamur hermafroditmiş. Hem dişisi hem de erkeği aynı ağaçta olduğundan çöpçatanlık (tozlaşma) görevini de arılar yaparmış. Ancak zavallı arıcıkların bal yapmak için dolanıp ıhlamurun döllenmesini sağlarken zehirlenip öldükleri de olurmuş. Ihlamurun karıncaların sütanası iken arıların katili olduğunu da bilmiyordum.

Ihlamur ağacının odunu yumuşak olduğundan kolay işlenebilir o yüzden de model yapımında tercih edilirmiş. Özelikle Orta Çağ Almanya’sında ağaç heykeller ıhlamurdan yapılırmış. Aynı zamanda hafif olduğu için evlerin kepenkleri için de gitar yapımı için de tercih edilirmiş. Kabuğunun hemen altındaki lifli bölümden (bass) eski zamanlarda Japonlar giysiler üretirmiş. Parfümü de olurmuş ki bunu da yeni öğrendim. Yaşasın Wikipedia…

Anladığım şu ki, bizim eski yaren ıhlamura biraz daha alıcı gözle baksak iyi olacak. Hani tam çiçeklenme zamanı da o yüzden diyorum.

26 Temmuz 2021

Not: Almanya’da 1200 yaşındaki anıtlaşmış Ihlamur ağacı kuraklık yüzünden ölmesin diye şenlik düzenleyen köylüleri görmek isterseniz: tıklayın...

GERİ