Gerçek Masallar-I
Kenevir, neredeyse on bin yıldan beri bilinen bir bitkidir. Dünyanın hemen her yerinde yetişir. Birçok türü vardır. İnsanoğlu çok eskiden beri bildiği kenevirden pek çok şey elde etmiştir. Liflerinden ip, urgan, halat yapmasaydı belki de denizcilik gelişemezdi. Giysiler üretmemiş olsaydı, sıcak günlerde hayvan postlarının ağırlığı altında ezilirdi, kim bilir. Neyse ki keşfetti ve yaygın olarak kullandı.
Kenevirin bir başka özelliği daha vardır. Esrar ondan elde edilir:
Hint Kenevirinin, (Cannabis Sativ ve Cannabis Indica türlerinin) çiçek ve tohum yataklarından (sömek) Esrar elde edilir
(Nedense Türkiye'de morfin ve eroininin ham maddesi olan afyon bitkisine "haşhaş"denir !)
Kendi türkülerine burun kıvıran elitlerimizin bayılayazdığı caz, bilindiği üzere Amerika’nın alt tabakasının müziğidir. Ezildikçe bilenen öfkesini demire üfleyenler, bu kıtanın asıl sahibi yeni dönemlerin itilip kakılmışlarıdır. Yani bütün cazcılar Latin Amerikalılar ve zencilerdir. Bütün dünyada ve ülkemizde de yaygın olduğu gibi müzisyenler uyarıcılara teşnidir.
Zaman geçtikçe caz ve Marıuhana beyaz adamın ilgisini çekmeye başlamıştır. İzbenin ve ucubenin müziğine ilgi duyanlar arttıkça, caz ve esrar kolkola, New Orleans’dan Şikago’ya oradan da Harlem’e gelmiştir: Louis Armstrong: “Muggles”, Cab Calloway: “That Funny Reefer Man”, Fats Waller: “Viper’s Drag” vb ile beyaz adamı büyülemektedir.
Siyah (Zenci/Latin) = Caz = Marihuana.
1934 ABD: Bir gazete editörü:
Eroine (kenevire) karşı savaş çoktan başlamıştır. Bu sivil savaşın en etkili kumandanlarından biri “Harry J. Anslinger” bir çeşit Don Quixotte’dur. (Yaşam öyküsü ve savaşımı ibretliktir, meraklısına öneririm) Narkotikçi polislerin asıl atası odur. Beyin yıkamacıların, propagandistlerin ağa babalarındandır. Bugünlerde çokça duyduğumuz “bunlar haşhaşilerdir” söyleminin tohumunu eken odur. Öncülüğünü gazetelerin üstlendiği onun da cengâveri olduğu, yaygın olarak yürütülen kampanyanın iki temel söylemi vardır:
1- Meksikalılar, zenciler ve diğer yabancılar beyaz çocukları marıuhana ile tuzağa düşürüyor
2- Marco Polo’nun çok eskiden söylediği gibi “haşhaş yiyenler: Haşhaşin’ler (İngilizce assassin’ler) yüksek doz haşhaş ile profesyonel katile dönüşür, cennete gitme vaadi ile her türlü emri sakin sakin yerine getirirler.
ABD’e dönersek, bu kampanyayla paralel, neden ve sonuç ilişkisi kapsamında ırkçılık da almış başını gitmektedir (ku klux klan hortlakları!)
Anslinger’lerin çabaları karşılıksız kalmamıştır: Muggles (marijuana) isimli parçanın bestecisi Louis Armstrong Kasım 1930'da Cotton Club’ın dışında esrar içerken tutuklanmıştır (klübün adı da ne kadar ironik değil mi?)
1937’de çıkarılan "Marihuana Vergi Yasası" ile önce haşhaş ticaretinin sadece vergi pulu ile yapılabilmesi kararlaştırılmış, sonra hiç vergi pulu bastırılmayıp zaten olmayan pulu bulundurmayan tüccarlar cezalandırılmıştır.
Kamuoyu oluşturulduktan, yasalar yerleştirildikten sonra, üstlerinde marihuana bulunan Meksikalı kaçak işçiler sınır dışı edilmiş, esrar ticareti mutlak biçimde yasaklanmış, ev üretimine bile denetim getirilmiştir.
1920’lerde başlatılan ve bütün dünyada tam başarıya ulaşan pamuk/kenevir savaşları sonucunda, yani mutlak esrar yasağı sonrasındaki dönemde, yani 1970’lerden 1 Ocak 2014'e kadar, esrarın keyif amaçlı alınabileceği “tek” ülke Hollanda’ydı. Bu ülkede esrar kullanımı tam yasal değildi ancak suç da değildi. Bu sayede Amsterdam’a yoğun bir turizm oluştu. Amsterdam seyahatlerinin nedeni sadece seks değildi, eşlikçisi olan “baharatlı (esrarlı) kek” yemek için de gidiliyordu.
Hollanda’da bir şey değişmedi, durum hala aynı ama ABD fikir değiştirdi; Colorado eyaleti 1 Ocak 2014'den beri (düşük miktarda) esrar satışına izin vermektedir. Bu eyalette “turizm” kısa sürede yani geçtiğimiz birkaç ay içinde patlama yaptı.
Barack Obama: Esrar, en fazla alkol kadar zararlı, gençken ben de içtim ama asla kimseyi tavsiye etmem, dedi. Obama karşıtları bu tavrı ve bu yasayı “ABD eyaletleri parasızlıktan esrar satıyor” şeklinde yorumladı.
Son olarak:
Günümüzde taze belalımız olan ve daha da olacak olan esrarın hikâyesi sadece kenevir/pamuk savaşından ibaret değildir. Bir yandaş savaş hikâyesi daha var. Yani bu masaldan hoşlananlar için 2. bir masalım daha var.
Dilerseniz onu da anlatırım.
28 Nisan 2014 |