Sigara ve Beynimiz
Sigara ile Beynin İlişkisi Nedir?
Duygularımızdan söz ederken öncelikle aklımıza kalbimizin gelmesi gibi, sigara deyince de önce aklımıza akciğerler gelir. Oysa her ikisi için de asıl hatırlanması gereken organ beyindir.
Bilindiği gibi sinir istemindeki her türlü haberleşme, nöronların uzantıları olan aksonlarla sağlanan elektrik iletimin, sinaptik yarıktaki kimyasal aktarımıyla sağlanır. bu kimyasal aktarımı sağlayan maddelere “nörotransmitterler” adı verilir.Bazı özelleşmiş bölgelerde üretilip, yine özelleşmiş bölgelerde depolanırlar. Bunlar aksonların uçlarındaki sinapslardan salınırlar. İşlevlerini yerine getirdiklerinde, ilgili nöronun içine geri alınarak etkinlikleri durdurulur.
Bir nörotransmitter, beynin içindeki, birbiri ile ilintili ya da ilintisiz, birkaç farklı iletişim ağı içinde görev alabilir. Örneğin, işlevleri ve döngüsü iyi bilinen Dopamin, bedenin bütün hareketlerinin hızını ve eşgüdümünü ayarlayan bir beyin sisteminde rol alır. En temel nörotranmitter’ lerden biri olan Dopamin, hareketin yanı sıra, haz, keyif, mutluluk gibi duygusal durumları yöneten bir başka döngüde de iletici maddedir.
Tütünün içerdiği maddelerden en meşhur olanı Nikotin, kan dolaşımı yoluyla beyne ulaşır. Dopamin sistemini etkileyerek, başta beden hareketleri olmak üzere, beynin konsantrasyon, düşünme v.b işlevlerini hızlandırır. Beynin hızlanması hoşa gider. Dopamin ve benzeri kimyasalları uyardıkları için bütün uyarıcı maddeler hoşa gider…
Sigara keyfimizi arttırdığına göre aslında yararlı değil midir?
Sigara içenlere Dopamin’i artıran ilaçlar verildiğinde sigara içme istekleri azalırken, Dopamin’i azaltan ilaçlar arttırır. Sigara içildiğinde Dopamin yapımının arttığı eskiden beri bilinmektedir ancak son yıllarda Dopamin yıkımının da azaldığı kanıtlanmıştır. Dopamin’i yıkan MAO B enziminin keyif kaçırıcı etkisi bu nedenledir. Sigara MAO B’ye zarar vererek de, haz ile ilgili Dopamin’in artırımını sağlamakta olduğundan, yine gündelik dille ifade edilirse, vücudun sigarayı daha çok sevmesi ve içmeye devam etmesi için beyne komut vermektedir.
Sigaranın içinde bulunan binlerce maddeden hangisinin MAO B üzerinde böyle bir etki yarattığı bilinmemektedir. Beyindeki reseptörlere muhtemelen geri dönüşümsüz olarak bağlanan bu maddenin saptanması gereklidir. MAO B’yi azaltan bir madde aracılığı ile sigara daha kolay bırakılabilecektir.
Gelecek için bu tür planlar yapılırken her gün binlerce genç sigaraya başlamaktadır.
“Sigara bağımlılığı” mı yoksa “sigara alışkanlığı” mı demek daha doğrudur?
Nikotin kullanımı bütün bu belirtilere neden olur. Bu nedenle sigara içmek bir alışkanlık değil bir bağımlılıktır. Nikotin bağımlılığı ve kesilmesinde ortaya çıkan sorunlar, sigara dışındaki diğer bütün tütün ürünlerinde de aynıdır.
John Hudges’e göre “Madde Bağımlılığı” demek için kilit nokta; “Kullanımda Denetim Kaybı” olmasıdır. Hudges “Bağımlıysanız madde sizi kontrol eder, siz maddeyi değil” demektedir.
Sigara gerçekten de eroin, kokain, morfin, alkol gibi bağımlılık yapıcı bir madde midir?
Sigara beyne de zarar verir mi?
İnme: Strok ya da beyin krizi denilen durum, kanın beynin bir bölümüne gidememesi yani beyin dokusunu beslenememesi nedeniyle oluşur. Kan akımı durmasa bile çok azalırsa, oksijensizlik v.b yüzünden beyin hücreleri ölür.
İnme iki nedenle olur;
1-İskemik inme de üç farklı şeklide oluşur;
İnme Riski Nedir?
İnme Risk Faktörleri:
Sigara içmek inme risk faktörlerinin en önemlilerinden biridir. Bunu birkaç farklı yoldan yapar:
Sigara beyni birçok açıdan olumsuz etkiler, ama en önemlisi beyin damarlarını bozarak inme geçirme ihtimalini arttırmasıdır. Orta yaş ve yaşlılıkta, ölümün ve özürlü olmanın en önemli nedenlerinden biri inmedir. İnmeyi önlemek için yapılacak ilk iş, bu konuda bilgi sahibi olmaktır.
Sigara, damarları bozup inmeye neden olmak dışında beyne nasıl zarar verebilir?
Reklamın gücünü anlamak için “Erkek adam içer” şeklinde yaygın bir kanı oluşturup, içmeyenin erkekliğini dalga konusu yaparak, tam da erkeklerin bam teline basan bir çok gizli reklamdan biri olan, eli kementli güçlü kuvvetli kovboylu meşhur afişleri anımsayın. Şimdilerde sıra kadına gelmiştir. Harika bir gece mavisi fonundaki şehir ışıklarının önündeki güzel kadını anımsıyor musunuz? Hani güzelim çivit renginin adını sigaranın adı ile özdeşleştiren reklam afişini. Artık, “özgür kadın içer” şeklindeki gizli ama çok etkin reklamlar sayesinde, sokaklarda sere serpe sigara içen kadınlarımızın sayısının arttığını fark edeceksiniz. Dahası yine aynı biçimde “çocuklar içmez” şeklinde yaygınlaştırılan söylemin gücüne dikkat edin. Bu söylem, “büyünce içersin” demenin ve geleceğin bağımlılarını hazırlamanın en güçlü yöntemidir.
Sigaranın beynimize verdiği birçok zarar var ama en büyük zarar aklımızı kandırmasıdır. Bizi kendisine aşık etmesidir. Aşkın gözü kör olduğundan, sevgilimizin azılı bir katil olduğunu ve canımızı almak için geri sayım başlattığını fark etmemizi engellemesidir. Bunu çok iyi beceren nikotin’in bir de milyar dolarlık reklamcı ordusu desteği vardır ki hepsiyle birden başa çıkmak çok zorlaşmaktadır.
Keşke hiç başlamasaydım ama olan oldu, artık ne yapabilirim ki?
Vücudun tamir yeteneği çok fazladır. Oluşan zarar zamanla geri döndürülür. Kalp krizi geçirmiş, inme geçirmiş, akciğer kanseri olmuş, ayak damarları tıkanmış vb bile olsa sigarayı bırakmak gerekir. Bunlar daha oluşmamışsa, oluşmasına daha çok katkı sağlamamak gerekir. İstenmeyen sona erişmemek için, bardağın dolmasını beklememek gerekir. Dolu bardağı bir tek damla taşırır.
İçinize çektiğiniz hiçbir nefes, zehirle dolu olmasın.
Unutulmalıdır ki, sigara içmemek, kişiyi sigaranın doğrudan verdiği zararlardan kurtarmamaktadır. Pasif içicilerin de duman soluduklarında aynı oranda zarar gördükleri bilinir. Hatta dumanı dağılmış ortamlara çok sonradan giren birinin, yere çökmüş, halıların, perdelerin, kumaşların içine oturmuş ağır metallerin yeniden havalanması ve bilmeden solunması yüzünden zehirlendikleri anlaşılmıştır. Sigara içen ve sadece camdan dışarı üflediklerini söyleyen ebeveynlerin bebeklerinin idrarında nikotin metabolitlerinin var olduğu gösterilmiştir. Pasif içicilik için daha neler neler söylenebilir ama sıkmamak için devam etmiyorum
Sigarayla ile beyni yok etmek yerine beyni, sigarayı bırakmak için kullanmak gerekir.
Reklamcılar zekidir.
Katilimizi, koynumuzda beslemeyi sürdürecek miyiz?
Şubat 2011 |