Doğru yanıtın ışığı yandığı anda yarışmacının suratını görmeliydiniz; Gülüyor. Yoo hayır sırıtıyor. Yoo hayır. Utanmıyor. Gülerek saklamaya çalıştığı utanç değil. Üzüntü. Parayı kaçırmanın üzüntüsünü gizlemeye çalışıyor. İnanılmaz bir surat o. Size anlatabilecek yeteneğim olmasını isterdim.

Tanımlayabilecek sözcükler kişisel hakarete gireceğinden söyleyemiyorum, o gülüşü.

O ...... gülüş. Lütfen boşluğu kendi sözcükleriniz ile doldurun.

Ve final; Yarışma yöneticisinin lafı; “Bir Tıp doktoruna böyle denmez ama geçmiş olsun”

Geçmiş olmaz beyler.
Geçmiş olmaz.
Geçmiş olmaz.
Bu kadar cahil birinin doktor olduğu bir memlekette, geçmiş olmaz.

İlgiyle izliyorum artık, kanallar arasında dolaşmayı bıraktım.

Bu kez yarışmacı Elektronik mühendisi bir bayan. Sıkmabaşlı. Parlak bir oğlan da kocası. Beraber gelmişler. Master yaparken tanışıp evlenmişler. Mastırlı yarışmacının elendiği soru şu;

Ardahan ve Iğdır, hangi ilimizden ayrılıp il oldular.

Bildiğinden çok emin bayan. Ama "A" şıkkındaki Kars doğru cevap değil onun vatan bilgisine göre.

Artık bu gece ben başka bir iş yapamam. Bakalım reklamlardan sonra hangi dalın en üst düzey eğitimlisi gelecek ekrana ve gülerek giderken hangi düzeyi imzalayacak kişisel bilgisi adına

Neyse siz de kurtuldunuz ben de. Yarışmanın süresi bitmiş.

Bu kabus ta bitti
Bu gecelik.
Yoksa karabasan bitmedi.
Böyle bitmez.
Birileri sesimi duyuyor mu?
Karabasandan uyanmak istiyorum.
Duyuyor musunuz?
Bu ülkenin eğitimlisinin düzeyi bu kadar aşağı olmamalı.
Duyuyor musunuz?
Hey orada kimse yok mu?

27 Mart 2003

GERİ